Ekonomi

Ağır ticari araç pazarı ilk 6 ayda yüzde 48 büyüdü

Ağır ticari araç segmentinde hareketlilik devam ederken, ağır ticari araç pazarı yılın ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 48 büyüdü.

Ağır Ticari Araçlar Derneği (TAİD), Yönetim Kurulu Başkanı Burak Hoşgören, yönetim kurulu ve üyelerinin katılımıyla gerçekleştirdiği toplantıda 2023 yılının ilk yarısını değerlendirdi.

Verilen bilgilere göre ağır ticari araç pazarında 2023 yılı Haziran ayında 3 bin 654 adet satıldı. 2023 yılının Ocak-Haziran döneminde sektör bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 48 artışla toplam 22 bin 52 adet satışa ulaştı. 2022 yılını 38 bin 149 adet araç satışı ile kapatan şube böylece bu yılın ilk 6 ayında geçen yılın toplam hacminin yüzde 58’ini gerçekleştirdi.

Uzun yol ve yurt içi lojistik hizmetlerinde kullanılan cazip satışları, 2023 Ocak-Haziran döneminde bir önceki yıla göre yüzde 48 artarak 13 bin 451 adet olarak gerçekleşti. İnşaat, madencilik, dağıtım ve yük taşımacılığı ile atık yönetimi gibi uygulamalar için sunulan 16 ton ve üzeri kamyon satışları yüzde 54 artışla 5 bin 631 adet, 16 ton altı kamyon satışları ise yüzde 36 artışla 2 bin 970 adet oldu.

Yarı römork araç satışları 2023 yılı Haziran ayında bir önceki yılın Haziran ayına göre yüzde 19 artarak 1.172 adet olarak gerçekleşti. 2023 yılı Ocak-Haziran döneminde yarı römork araç pazarında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 66 artışla 9 bin 325 adet araç satıldı.

“Dalgalanmalara rağmen ekonomihız kesmedi ve sektörlerde hareketlilik devam ediyor”

Açıklamada görüşlerine yer verilen TAID Yönetim Kurulu Başkanı Burak Hoşgören, ağır ticari araçlar branşının uzun yol taşımacılığından yurt içi lojistiğe, dağıtımdan inşaata, madencilikten atık yönetimine kadar birçok alanda ekonominin nabzını tuttuğunu belirtti.

Hosgoren, genel olarak tüm üretim, sanayi ve hizmet dallarının ağır ticari araç branşının sunduğu çalışma ve analizlerle ilerlediğini belirtti. 2023’ün ilk yarısına bakıldığında aslında yılın başındaki tahminleriyle paralel bir seyir izlediklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Bu artışların bir kısmı geçen yıla göre taleplere işaret etse de araçlarımızın sunulduğu birçok alanda ivme olduğunu söylemeliyiz. 2016-2019 yılları arasında daralan bir pazarın ardından 2020’den itibaren pazar normal seviyelerine döndü. 2023’teki ekonomik dalgalanmalara rağmen ekonomi yavaşlamadı ve segmentlerdeki hareketlilik devam ediyor. Bu hareketliliğin yarattığı bir talep. Lojistik şirketlerinin maliyet kaygılarına rağmen ülkeler arası lojistik hizmetleri artmaya devam ediyor. Yatırımlar devam ediyor. iş hacmindeki hızlanmadan kaynaklı tüm zorluklar. Öte yandan örneğin inşaat alanında artış var. Çok üzücü ama yaşadığımız büyük depremin ardından hem afet bölgesinde hem de İstanbul başta olmak üzere diğer bölgelerde başlayan kentsel dönüşüm süreçleri inşaat kamyonlarına olan talebi artırdı.”

TAID olarak yatırım denklemlerini yakından takip ettiklerini belirten Hoşgören, faiz oranları, alımları etkileyen vergi uygulamaları, ülke ve dış ekonomiler, ticaret akışları gibi konuları detaylı bir şekilde takip ettiklerine işaret etti.

Hoşgören, “Bugün ağır ticari araçlar bölümü, ana sanayi, yan sanayi, distribütör, yetkili satıcı ve servisler başta olmak üzere 150 binden fazla kişiye istihdam sağlıyor ancak diğer branşlarla etkileşimimiz düşünüldüğünde daha da büyük bir tabloyla karşılaşılıyor.” açıklama yaptı.

“Alternatif kaynakları keşfetmek için Ar-Ge çalışmalarımızı yoğunlaştırmalıyız”

Dünyanın, iklim değişikliğinin getirdiği zorluklarla mücadele etmek ve karbon ayak izini azaltmak için acil bir ihtiyaçla mücadele ettiğini vurgulayan Hoşgören, iklim değişikliğinin getirdiği zorluklarla karşı karşıya kalırken, her branşın sürdürülebilir uygulamaları benimsemesinin zorunlu hale geldiğini ve ağır ticari araç segmentinin de istisna olmadığını söyledi.

Halihazırda karbon ayak izine sahip olan departmanın emisyonları azaltmak, güç verimliliğini artırmak, temiz ve yeşil teknolojilerin benimsenmesini teşvik etmek için yavaş adımlar atması gerektiğini, dernek çatısı altındaki tüm markaların güç dönüşümüne öncülük ettiğini ve bu konuda titizlikle çalıştıklarını belirtti.

İnovasyona ve teknolojik gelişmelere öncelik verilmesi gerektiğine dikkat çeken Hosgoren, şu ifadeleri kullandı:

“Araçlarımıza güç sağlarken sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltabilecek elektrik, hidrojen ve biyoyakıtlar gibi alternatif kaynakları keşfetmek için araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) çabalarını yoğunlaştırmalıyız. Bu yeni enerji kaynaklarının benimsenmesi yalnızca karbon ayak izimizi azaltmakla kalmayacak, aynı zamanda enerji güvenliğimizi ve kaynak verimliliğimizi de artıracaktır. kullanımını artıracaktır.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu